SULAMA KANALINA DÜŞTÜ HAYATI KARARDI

GÜNDEM 09.03.2020 - 12:24, Güncelleme: 03.12.2022 - 06:42
 

SULAMA KANALINA DÜŞTÜ HAYATI KARARDI

Alaşehir’de yaklaşık 3 metre yükseklikten sulama kanalına düşen Satılmış Aslan (71), bir yıldır sağlık mücadelesi veriyor. Aslan ailesi, başka acıların yaşanmaması için yetkililerden yardım istedi.
Olay, geçen yıl Mart ayında Hacıbey Mahallesi'nde meydana geldi. Regaip Kandili nedeniyle mahallesinde bulunan camiye namaz kılmak için evinden yola çıkan Satılmış Aslan, yolu üzerinde bulunan sulama kanalından karşıya geçerken ayağı kaydı. Yaklaşık üç metreden kanala düşen Aslan, beton zemine çarparak ağır yaralandı. Başına gelen talihsiz olayı anlatan Aslan; "Yaklaşık 9 yıldır eşimle birlikte Kavaklıdere Mahallesi'nde ikamet ediyorduk. Alaşehir'e gelip gitmek zor olduğu için ilçe merkezine taşınmaya karar verdik. Düşme olayından yaklaşık üç ay önce Alaşehir'e taşındık. Düzenli olarak namaz kılmaya gayret eden biriyim. Düştüğüm günün akşamı da Regaip Kandiliydi. Namaz kılmak için evden ayrıldım. Evimizin yakınındaki sulama kanalından karşıya geçerek camiye gitmek isterken, karanlığında etkisi ile ayağım boşluğa düştü ve sulama kanalının içerisine düştüm" dedi.   SARHOŞ ZANNEDİP ÖLÜME TERKETTİLER Sulama kanalına düştükten sonra o anki can havliyle etrafından yardım isteyen Satılmış Aslan, olanlar karşısında ikinci bir şok daha yaşadı. Kurtarılmak için yardım isteyen Aslan'ı sarhoş zanneden çevredekiler yardım eli uzatmadı. Etraftakilere sarhoş olmadığını zor anlattığını ifade eden Aslan; "Düşerken bacağımın üstüne şiddetli bir şekilde düştüm. Bacağımı hissedemez durumdaydım. Etraftan yardım istemek için bağırmaya başladım. Çevremden ilk geçenler "bu kadar içmeseydin pis sarhoş" diyerek uzaklaştılar. Beni sarhoş sanıp çekip gitmişlerdi. "Ben sarhoş değilim, abdestim var. Camiye namaz kılmak için gidiyordum" diye cevap versem de umursamadılar bile. Daha sonra çevremden birkaç kişi daha geçti. Karanlığın etkisinden olsa gerek kimse yardımda bulunmadı. Neyse ki insaflı insanlarımız hala var. Yaklaşık 10 - 15 dakika sonra bir kaç kişi yardımıma koştu. Hemen aileme, 112 acil sağlık ve itfaiye ekiplerine haber verdi. İtfaiye ve acil sağlık ekipleri çok uğraştılar beni kanaldan çıkarmak için. Sağlık ekipleri ilk müdahaleyi kanalın içerisinde yaptı zaten. Verilmiş sadakamız varmış ki yaralı bir şekilde kurtuldum. Başımdan darbe alıp hayatımı da kaybedebilirdim" dedi. “OLAYDAN SONRA HAYATIMIZ ADETA ZİNDAN OLDU” Olayı duyar duymaz başından aşağıya adeta kaynar suların döküldüğünü ifade eden Satılmış Aslan'ın eşi Emine Aslan ise, "Eşimin sulama kanalına düştüğünü duyar duymaz çığlık atarak sokağa fırladım. Kanalın yanında Ambulans ve itfaiyeyi görür görmez bayılıp düşecektim. Olay yerine geldiğimde eşimin kanalın içerisinde acılar içinde kıvrandığını görünce dayanamayıp çığlık çığlığa ağladım. Ağlamaktan uzun süre kendime gelemedim. Verilmiş sadakamız varmış ki bacağındaki kırıklarla atlattık. Olaydan sonra iki büyük ameliyat geçirdik. Üç hafta boyunca hastanede kaldık ama maalesef tam iyileşme sağlanamadı. Eşim hala yürüyemiyor. Bacağında düşmeye bağlı oluşan parçalı kırıklardan bazıları hala kaynamadığı için ayağının üstüne tam basamıyor. Düşme sırasında belinde omurga kemiklerinde de çökme meydana gelmiş. Eşim bir yıldır yatağa bağlı kaldı. Hastalık gerçekten zordur. Bunu yaşayan bilir. Hastalığı çeken için de zordur, bakan için de zor. Eşim yürümeyi, gezmeyi çok severdi. Özellikle yatsı namazlarını kılmak için sevgi yolundaki Pazar Camiine giderdi. O camiiyi çok severdi. Başımıza bu acı olay geldikten sonra yatağa bağlı kaldı. Bırakın sevgi yolunu, kapının önüne çıkamıyor. Bu durum eşimi çok üzüyor. Onun üzgün olduğunu görmek ise beni kayrediyor" dedi. “BİZİM CANIMIZ YANDI, BAŞKALARININ CANI YANMASIN” Olayın yaşandığı kanalın çevresine koruyucu bariyer yapılması için yetkililere çağrıda bulunan Emine Aslan; "Yaşadığımız acı olay sonrası eşim yatağa bağlı kaldı. Belki ölebilirdi de. Allah yüzümüze baktı, bize bu acıyı yaşatmadı. Bir yıldır sağlık sorunları çekiyoruz. Yetkililerden tek isteğimiz, bizim yaşadığımız acıların başkaları tarafından yaşanmasını önlemek adına kanal boyuna bariyer yapılması. Hacıbey Mahallesi içinden geçen sulama kanalında, Eski İzmir Caddesi'nin üst bölümünde kalan kısımlarda koruyucu bariyer var, fakat caddenin alt tarafında kalan kısımlarda yok. Bu güzergahtan hergün yüzlerce insan geçiyor. Bizim yaşadığımız acıyı başkaları yaşamasın. Bizim yüreğimiz yandı, başkalarının yanmasın" ifadelerini kullandı.  
Alaşehir’de yaklaşık 3 metre yükseklikten sulama kanalına düşen Satılmış Aslan (71), bir yıldır sağlık mücadelesi veriyor. Aslan ailesi, başka acıların yaşanmaması için yetkililerden yardım istedi.

Olay, geçen yıl Mart ayında Hacıbey Mahallesi'nde meydana geldi. Regaip Kandili nedeniyle mahallesinde bulunan camiye namaz kılmak için evinden yola çıkan Satılmış Aslan, yolu üzerinde bulunan sulama kanalından karşıya geçerken ayağı kaydı. Yaklaşık üç metreden kanala düşen Aslan, beton zemine çarparak ağır yaralandı. Başına gelen talihsiz olayı anlatan Aslan; "Yaklaşık 9 yıldır eşimle birlikte Kavaklıdere Mahallesi'nde ikamet ediyorduk. Alaşehir'e gelip gitmek zor olduğu için ilçe merkezine taşınmaya karar verdik. Düşme olayından yaklaşık üç ay önce Alaşehir'e taşındık. Düzenli olarak namaz kılmaya gayret eden biriyim. Düştüğüm günün akşamı da Regaip Kandiliydi. Namaz kılmak için evden ayrıldım. Evimizin yakınındaki sulama kanalından karşıya geçerek camiye gitmek isterken, karanlığında etkisi ile ayağım boşluğa düştü ve sulama kanalının içerisine düştüm" dedi.  

SARHOŞ ZANNEDİP ÖLÜME TERKETTİLER

Sulama kanalına düştükten sonra o anki can havliyle etrafından yardım isteyen Satılmış Aslan, olanlar karşısında ikinci bir şok daha yaşadı. Kurtarılmak için yardım isteyen Aslan'ı sarhoş zanneden çevredekiler yardım eli uzatmadı. Etraftakilere sarhoş olmadığını zor anlattığını ifade eden Aslan; "Düşerken bacağımın üstüne şiddetli bir şekilde düştüm. Bacağımı hissedemez durumdaydım. Etraftan yardım istemek için bağırmaya başladım. Çevremden ilk geçenler "bu kadar içmeseydin pis sarhoş" diyerek uzaklaştılar. Beni sarhoş sanıp çekip gitmişlerdi. "Ben sarhoş değilim, abdestim var. Camiye namaz kılmak için gidiyordum" diye cevap versem de umursamadılar bile. Daha sonra çevremden birkaç kişi daha geçti. Karanlığın etkisinden olsa gerek kimse yardımda bulunmadı. Neyse ki insaflı insanlarımız hala var. Yaklaşık 10 - 15 dakika sonra bir kaç kişi yardımıma koştu. Hemen aileme, 112 acil sağlık ve itfaiye ekiplerine haber verdi. İtfaiye ve acil sağlık ekipleri çok uğraştılar beni kanaldan çıkarmak için. Sağlık ekipleri ilk müdahaleyi kanalın içerisinde yaptı zaten. Verilmiş sadakamız varmış ki yaralı bir şekilde kurtuldum. Başımdan darbe alıp hayatımı da kaybedebilirdim" dedi.

“OLAYDAN SONRA HAYATIMIZ ADETA ZİNDAN OLDU”

Olayı duyar duymaz başından aşağıya adeta kaynar suların döküldüğünü ifade eden Satılmış Aslan'ın eşi Emine Aslan ise, "Eşimin sulama kanalına düştüğünü duyar duymaz çığlık atarak sokağa fırladım. Kanalın yanında Ambulans ve itfaiyeyi görür görmez bayılıp düşecektim. Olay yerine geldiğimde eşimin kanalın içerisinde acılar içinde kıvrandığını görünce dayanamayıp çığlık çığlığa ağladım. Ağlamaktan uzun süre kendime gelemedim. Verilmiş sadakamız varmış ki bacağındaki kırıklarla atlattık. Olaydan sonra iki büyük ameliyat geçirdik. Üç hafta boyunca hastanede kaldık ama maalesef tam iyileşme sağlanamadı. Eşim hala yürüyemiyor. Bacağında düşmeye bağlı oluşan parçalı kırıklardan bazıları hala kaynamadığı için ayağının üstüne tam basamıyor. Düşme sırasında belinde omurga kemiklerinde de çökme meydana gelmiş. Eşim bir yıldır yatağa bağlı kaldı. Hastalık gerçekten zordur. Bunu yaşayan bilir. Hastalığı çeken için de zordur, bakan için de zor. Eşim yürümeyi, gezmeyi çok severdi. Özellikle yatsı namazlarını kılmak için sevgi yolundaki Pazar Camiine giderdi. O camiiyi çok severdi. Başımıza bu acı olay geldikten sonra yatağa bağlı kaldı. Bırakın sevgi yolunu, kapının önüne çıkamıyor. Bu durum eşimi çok üzüyor. Onun üzgün olduğunu görmek ise beni kayrediyor" dedi.

“BİZİM CANIMIZ YANDI, BAŞKALARININ CANI YANMASIN”

Olayın yaşandığı kanalın çevresine koruyucu bariyer yapılması için yetkililere çağrıda bulunan Emine Aslan; "Yaşadığımız acı olay sonrası eşim yatağa bağlı kaldı. Belki ölebilirdi de. Allah yüzümüze baktı, bize bu acıyı yaşatmadı. Bir yıldır sağlık sorunları çekiyoruz. Yetkililerden tek isteğimiz, bizim yaşadığımız acıların başkaları tarafından yaşanmasını önlemek adına kanal boyuna bariyer yapılması. Hacıbey Mahallesi içinden geçen sulama kanalında, Eski İzmir Caddesi'nin üst bölümünde kalan kısımlarda koruyucu bariyer var, fakat caddenin alt tarafında kalan kısımlarda yok. Bu güzergahtan hergün yüzlerce insan geçiyor. Bizim yaşadığımız acıyı başkaları yaşamasın. Bizim yüreğimiz yandı, başkalarının yanmasın" ifadelerini kullandı.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve beseylul.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.